En çok da kıyamadıklarımız kıyarlar bize. Hem de hiç düşünmeden, hiç acımadan, gözünü bile kırpmadan kıyar...
Herkes yapar ama o yapmaz dediğimiz tırnak içindeki o gelir ve bu kadarını yapmaz dediğimiz ne varsa yapar sonra da tırnak içinde hiçbir şey olmamış gibi çeker gider...
Kimi güya seni korumak için kimi de seni kendinden uzaklaştırmak için yapar ve gider...
Kimi kimden koruyorsun arkadaşım? Beni kendinden nasıl koruyabilirsin ki? Beni bir zamanlar mutlu eden de, şimdi gözünü kırpmadan canımı yakan da sensin. O çok sevdiğim senden mi koruyacaksın beni? Bunu hayatıma girip alt üst etmeden önce düşünecektin. Bunu onca lafı bol keseden atmadan düşünecektin. Ben şimdi bunları söylüyorum ama yarın bir gün, tam da hiçbir şey olmamış gibi çekip giderken bunlar benim önüme çıkar diye düşünecektin. Çıkarsa inkar etmek bana yakışmaz diye düşünecektin. Ama nerede sende tüm bunları düşünecek beyin. Zaten sende olaydı o beyin bunları yaşatmazdın ki karşındakine.
Daha önce de söylemiştim hatta yazı bile yazmıştım hissedilmeden söylenen laflardan duyduğum rahatsızlığı. Yeri geldi bir kez daha söylüyorum; "Arkadaşım senin o laf olsun diye söylediğin sözler birilerinin yüreğinin duymaya ihtiyacı olan sözler olur, sana inanır, güvenir. O yüzden konuşmadan önce düşün hatta uzun uzun düşün. Sen sen ol kimseye hissetmediğin sözleri söyleme."
Önce gelir girer kanına, damarlarına kadar işler sonra sanki hiçbir şey yapmamış, yaşanmamış gibi çeker gider. Giderken de canını acıtacak ne varsa arar, bulur, yapar ve gider. Ama ona sorsan ne kanına girmiştir ne de çekip giderken canını acıtmıştır. Bunların hepsi senin hüsnü kuruntun, senin kendi kendine gelin güvey olmaların, kendi kendine var ettiğin beklentilerindir.
Biri de çıkıp "evet başta istedim, olur sandım geldim yanaştım ama yok yapamayacağımızı anladım, olmadı o yüzden gidiyorum" ya da "derdim sadece biraz keyifli zaman geçirmekti" demez ki, diyemez ki. Açık olmak yerine ne varsa kaçak göçek onları söyler, yapar. Günümüz ilişkilerindeki erkek modelleri değme dansözlere taş çıkartır yeminle. "Bir insan ancak bu kadar kıvırabilir" dedirtmeyen erkeğe erkek demem ben artık. Arkadaş, biriniz de dürüst olun biriniz de sahip çıkın her ne yaşandıysa iyi-kötü. Hep bir inkar, hep bir istemem yan cebime koy, hep bir içten içe yemedi işte kızım anlasana durumları...
Sanırsın ki tüm kadınlar olmayan bir dünyada, olmayan bir sevgili yapmış, yapmakla da kalmamış adam ne de(me)se inanmış. Oysa ortada ne adam var ne de kadın... Senin o sevda sandığın ise koca bir yalanmış...
Not: Resimde gördüğün insanlara aldanma. Onlar sadece boşluk...
Ben de nedense bu resme baktığımda ilk önce insanları görüyorum. Görmek istediğim bu belki de.
YanıtlaSilhaha ben de :)
Sil